Yapı Magazin
“Yerli Yeşil Sertifika Sistemi ‘YeS-TR’ ile Ülkemizde Yeşil ve Yalıtımlı Binaların Sayısı Artacaktır”

“Yerli Yeşil Sertifika Sistemi ‘YeS-TR’ ile Ülkemizde Yeşil ve Yalıtımlı Binaların Sayısı Artacaktır”

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından 19 Şubat 2022 tarihinde Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikle Neredeyse Sıfır Enerji Bina (nSEB) konsepti ile ilgili tanımlamalar mevzuatlara eklendi. Türkiye’ye özgü YeS-TR sertifikasını, yalıtım kredisini, U Dönüşü kampanyasını ve mevzuattaki değişiklikleri değerlendiren İZODER Yönetim Kurulu Başkanı Emrullah Eruslu, “nSEB bina konseptine uygun yapılara ulaşmak için daha kalın yalıtım malzemelerinin ve daha verimli kaplamalı yalıtım camı ünitelerinin kullanımının toplam inşaat maliyetine etkisi oldukça düşüktür.” dedi.
Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikle nSEB binalar konsepti ile ilgili tanımlamalar mevzuatlara eklendi. Yeni mevzuatlar sonucu nSEB konseptinin yaygınlaştırılması hedefleniyor. nSEB binaların özellikleri nelerdir? Yeni mevzuat yapı sektörü başta olmak üzere yalıtım ürünleri ve uygulamalarında nasıl bir değişim meydana getirir?
Neredeyse Sıfır Enerjili Bina (nSEB) yüksek enerji performansına ve aynı zamanda belli oranda yenilenebilir enerji kullanımına sahip olan binayı, ifade eder. Genel olarak neredeyse sıfır enerji binalar (nSEB), etkin ısı yalıtım tedbirlerinin alınarak enerji ihtiyacının asgariye indirildiği ve kalan ihtiyacın mümkün olduğu kadar yenilenebilir enerji ile karşılandığı binalardır. 
Neredeyse Sıfır Enerji Bina (nSEB) konsepti ile ilgili tanımlamalar; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından 19 Şubat 2022 tarihinde Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikle mevzuatlarımıza eklenmiştir.  1 Ocak 2023 tarihinden itibaren NSEB zorunluluğu başlıyor. Artık bir parseldeki toplam inşaat alanı 5 bin metrekareden büyük olan tüm binaların enerji performans sınıfının en az “B” olacak şekilde inşa edilmesi ve kullanılacak enerjinin en az yüzde 5’ini yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılanması zorunlu. 1 Ocak 2025’ten itibaren nSEB konsepti daha da yaygınlaşacak. Yeni binaların nSEB konseptinde yapılması şartı 2 bin metrekareden büyük olan tüm binalara uygulanacak. Üstelik 1 Ocak 2025’ten itibaren, kalan enerji ihtiyacının yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılanma oranı en az %10’a çıkarılacak.
nSEB Binaların Özellikleri
Enerji performans sınıfı: A veya B 
Enerji ihtiyacının yenilenebilir enerjiden karşılanma oranı: en az %5
nSEB binalar diğer binalara göre en az %20 daha az enerjiye ihtiyaç duyan binalardır. Yeni binalar için asgaride “C” olan enerji performansının “B”ye çıkarılabilmesi için; çatı, cephe ve döşemede kullanılacak olan yalıtım kalınlıkları arttırılmalı ve nitelikli kaplamalı yalıtım camları kullanılmalıdır. 
nSEB yapılarda iklim koşullarına bağlı olarak asgari ısı yalıtım malzemesi kalınlıkları;
Cephelerde en az 2-3 cm (İstanbul’da 5 cm’den 8 cm’ye, Ankara'da  6 cm’den 9 cm)  
Çatılarda en az 4-6 cm (İstanbul’da 10 cm’den 14 cm’ye, Ankara’da 12 cm’den 18 cm’ye)  
Döşemelerdeki en az 2 cm (İstanbul’da 5 cm’den 7 cm’ye, Ankara’da 7 cm’den 9 cm’ye) arttırılırken
Pencerelerde ise ısı ve/veya güneş kontrol kaplamalı çift cam veya üçlü cam içeren ısı yalıtım değerleri iyileştirilmiş yalıtımlı pencerelerin kullanımı öne çıkarılmıştır. 
nSEB binalardaki ilave yalıtım maliyetleri büyük oranda, ısıtma ve soğutma sistemlerinin ilk yatırım maliyetlerinden elde edilecek tasarrufla karşılanabilmektedir. nSEB bina konseptine uygun yapılara ulaşmak için daha kalın yalıtım malzemelerinin ve daha verimli kaplamalı yalıtım camı ünitelerinin kullanımının toplam inşaat maliyetine etkisi oldukça düşüktür. Buna karşılık nSEB binalar diğer binalara göre ısıtma ve soğutma amaçlı daha az enerjiye ihtiyaç duyacaklarından, ısıtma ve soğutma sistemlerinin de ilk yatırım maliyetleri düşmektedir. İhtiyacın azalmasına bağlı olarak daha düşük kapasiteli kazan, kombi, klima vb. cihazların yeterli olması ve daha küçük boru, vana, pompa, radyatör vb. tesisat elemanlarının kullanılabilmesi nedeniyle; nSEB binalarda yalıtıma yapılacak ilave yatırım, ısıtma ve soğutma sistemlerinin ilk yatırım maliyetlerinden sağlanacak tasarrufla karşılanmaktadır. Isı yalıtımı uygulamaları, hem ilk yatırım hem işletme maliyetlerini düşürerek kendini kısa sürede geri öder, bina ömrü boyunca tasarruf sağlamaya devam eder.  
İZODER olarak TMMOB Makina Mühendisleri Odası ile bir protokol imzaladınız. Bu iş birliği sonucunda enerji verimliliği ve ısı yalıtımı uygulamaları noktasında nasıl çalışmalar gerçekleştirmeyi planlıyorsunuz? 
Binalarda Isı Yalıtımı Kuralları Standardı TS 825’in revizyon çalışmaları, bu yıl içinde sektörümüz için önemli gelişmeler arasında yer aldı. İlgili standardın yenilenmesi, ülke olarak enerji tüketiminde yalıtımla daha çok tasarruf yapmamızı sağlayacak. TMMOB Makina Mühendisleri Odası ile 14 Aralık 2022 tarihinde imzaladığımız protokol kapsamında, yalıtımla ilgili eğitimlerden, Binalarda Isı Yalıtımı Kuralları Standardı TS 825 yazılımına kadar birçok konuda iş birliği yapacağız.
“Bir an önce Enerji Verimliliği Strateji Belgesi’nde de tanımlandığı üzere enerji limitlerimizi ve U değerlerimizi gelişmiş ülkeler seviyesine getirilmeliyiz”
İklim değişikliğiyle mücadele ve binalarda enerji verimliliği için “Tek yol U Dönüşü” hareketi başlattınız. U değerlerinin iyileştirilmesi konusunda farkındalık yaratmak için nasıl çalışmalar gerçekleştirdiniz? Gelişmiş ülkelerde tanımlanmış U değerleri (ısıl geçirgenlik değeri) ile ülkemizde tavsiye edilen U değerlerini mukayese ettiğimizde nasıl bir değerlendirme yaparsınız?
Dernek olarak hayata geçirdiğimiz “Tek Yol U Dönüşü” kampanyamızla Türkiye’deki binaların daha az enerji harcayan çevre dostu bir yapıya kavuşması için çatı, duvar ve döşemelerimizdeki yalıtım kalınlıklarını artırarak ve kaplamalı yalıtım camı üniteleri kullanarak U değerlerimizin iyileştirilmesi gerektiğine dikkat çektik. Gelişmiş ülkelerle mukayese edildiğinde ülkemizde yeni yapılan bir binada 2,4 ile 5 kat daha fazla enerji tüketiliyor.  
Gelişmiş ülkelerde binalarda enerji verimliliğine yönelik birçok adım atılarak enerji limitleri düşürülürken, ülkemizde 2008 yılında tanımlanmış enerji limitleri kullanılmaktadır. AB’de 2019 yılından bu yana yeni kamu binalarının tümü neredeyse sıfır enerjili olarak üretiliyor. 2020 yılının başından itibaren ise tüm yeni binalar neredeyse sıfır enerjili olarak yapılıyor. Birçok gelişmiş ülkede binalar ısıtma ve soğutmaya yönelik birim metrekaredeki yıllık enerji tüketimi 30-50 kW olacak şekilde yalıtımlı olarak tasarlanıyor ve inşa ediliyor. Ülkemizde ise hâlâ bina enerji tüketimi 120-150 kW (birim metrekare/yıl) seviyesinde. Yönetmelik revizyonu ile kapsama giren toplam inşaat alanı 5 bin metrekareden büyük olan sınırlı sayıdaki yapılarda enerji tüketimini 100-120 kW seviyesine çekmiş olacağız. Kapsam dışındaki binalar ise 120-150kW mertebelerinde enerji tüketmeye devam ediyor. Hâlâ enerji israfımız gelişmiş ülkeler ile mukayese edildiğinde 3 ile 5 kat daha fazla. Bir an önce Enerji Verimliliği Strateji Belgesi’nde de tanımlandığı üzere enerji limitlerimizi ve U değerlerimizi gelişmiş ülkeler seviyesine getirilmeliyiz. Binalarda ısıtma ve soğutma amacıyla kullanılan enerjide israfın önüne geçmemizin hem toplum hem ülkemiz ekonomisi için büyük önem taşıdığını her fırsatta vurguluyoruz. 

Rusya- Ukrayna kriziyle birlikte bir enerji krizi yaşanıyor. Bu noktada ülkeler hataya geçirdiği politikalar ile bir yandan bu krizin etkilerini hafifletmeye çalışırken bir yandan da gündeme getirdiği destekler ile daha enerji verimli yapılar inşa edilmesini hedefliyor. İZODER olarak Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile birlikte Yalıtım Kredisi’ni hayata geçirdiniz. Kredi ile ilgili bilgi verir misiniz?
Yalıtım Kredisi; Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı liderliğinde İZODER’in desteği ile oluşturulan, halkımızın ısı yalıtım ile sağlayacağı enerji tasarrufuyla kredi taksitlerinin büyük bir kısmını veya tamamını ödeyebildiği, düşük faizli bir finansman çözümüdür. Bu kredi ile halkımız yüzde 0,99 faiz oranıyla 50 bin TL'ye kadar 60 ay vadeli olarak kredi kullanabilecek ve evlerini daha düşük faturalarla kışın ısıtabilecek ve yazın da serinletebilecek. Yalıtım Kredisi Halkbank, Vakıfbank, Ziraat Bankası ve Ziraat Katılım bankaları tarafından verilmektedir. 
Yalıtım Kredisi’nin tanıtımı amacı ile bilinçlendirme kampanyası çalışmalarımız yakın zamanda hayata geçecek. Bu kapsamda Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı ile televizyonlarda yayımlanmak üzere kamu spotu çekimi için hazırlıklarımız devam etmektedir. Tanıtıcı afiş ve broşür tasarımları tamamlanmış olup bakanlığın ilgili birimlerine iletilmiştir.  www.izoder.org.tr web sitemizde de Yalıtım Kredisi’nin tüm detayları içeren bir bölüm açtık. Yalıtım Kredisi ile ilgili bilinçlendirme ve tanıtım faaliyetlerimiz tam olarak hayata geçtiğinde kredi kullanım sayısı da artacaktır. 
Yalıtım Kredisi ile yapılan yalıtım uygulamaları neticesinde ısıtma ve soğutma amaçlı yakıt tüketimleri azalır. Yalıtım Kredisi, ısı yalıtımı ile yakıt faturalarından sağlanan tasarrufla kredi taksitlerinin büyük bir kısmının veya tamamının ödenebildiği, kullanıcısına kazanç sağlayan akıllı bir kredidir. 
Sürdürülebilir kalkınma kapsamında birçok ülkede daha az enerji tüketen, doğal kaynakları daha az kullanan ve çevreyi daha az kirleten binaların yapımını desteklemek üzere çeşitli yeşil bina sertifikasyonları oluşturuluyor. Türkiye de ulusal ve yerel düzeyde enerji verimli, çevre dostu bina ve yerleşme uygulamalarının yaygınlaştırılması amacıyla yerli Ulusal Yeşil Sertifika Sistemi (YeS-TR) hayata geçiriyor. Türkiye’ye özgü YeS- TR sistemi yapı sektöründe ve yalıtım ürünlerinde nasıl bir dönüşüme neden olur? 
Sürdürülebilir kalkınma çerçevesinde birçok ülkede benzer kapsamları, farklı değerlendirme kriterleri ile yürürlükte olan ve gönüllük esasına göre çalışan yeşil bina sertifikasyonları var. Ülkemizde de farklı ölçekteki pek çok projede Amerika, İngiltere, Japonya gibi ülkelerin yeşil bina sertifikasyonları ile belgelendirilmiş binalar bulunuyor. 
Yıllar içinde yapılan bu çalışmaların ardından Türkiye’de enerji verimli, çevre dostu bina ve yerleşme uygulamalarının yaygınlaştırılması amacıyla Ulusal Yeşil Sertifika Sistemi (YeS-TR) hayata geçirildi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından, Binalar ile Yerleşmeler için Yeşil Sertifika Uygulama Tebliği 9 Haziran 2021 tarihinde yayımlandı. Bu tebliğ ile yeşil sertifika uzmanı, yeşil sertifika değerlendirme uzmanı, yeşil sertifika komisyonu ve değerlendirme kuruluşunun niteliklerini, eğitim ile ilgili hususları, yeşil bina ile yeşil yerleşmelerin değerlendirmesine ilişkin şartları kapsayan değerlendirme kılavuzlarını ve denetlemelere ilişkin usul ve esaslar belirlendi.
İlgili çalışmaların yapılmasında en etkili hususların başında, Türkiye’de toplam enerji tüketiminin üçte birinin binalara ait olması gelmektedir. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın yaptığı açıklamaya göre sera gazlarının yüzde 30’undan sorumlu olan bina sektöründe yeşil binalar önümüzdeki dönemde daha da öne çıkacak.
Yeşil bina kriterlerinin en önemli bölümlerinden olan enerji tasarrufu ise doğru yalıtımla mümkün. Yerli Yeşil Sertifika sistemi “YeS-TR” ile ülkemizde yeşil ve yalıtımlı binaların sayısının artacağına inanıyoruz.  

Etiketler:

izoder, yalıtım kedisi, izoder yalıtım, Emrullah Eruslu, ısı yalıtımı, su yalıtımı, ses yalıtımı, yangın yalıtımı,

Paylaş:
İLGİLİ İÇERİKLERE GÖZ ATIN
Our site uses cookies. Learn more about our use of cookies: cookie policy

Sign Up for Our Newsletter