Çağdaş, yenilikçi ve farklı beğenilere yanıt verebilecek koleksiyonlar hazırlayan Seramiksan, tüm yaşam alanları için hazırladıkları en yeni karo, vitrifiye, yapı kimyasalları ve banyo mobilyası koleksiyonlarını ilk defa Unicera fuarında sergiledi. Fuarda Seramiksan’ın yeni ürünlerini ve fuarda gerçekleştirilen ileri dönüşüm hareketini konuştuğumuz Seramiksan Direktörü M. Süreyya Çağlar, “Seramiksan’da bu yılın mottosu hijyen ve geri dönüşüm. Bizler her ikisini de önemsiyor ve uyguluyoruz.” dedi.
Türkiye’nin en büyük seramik fuarı olan UNICERA’da birlikteyiz. Öncelikle fuar nasıl geçiyor? Gördüğünüz potansiyeli okurlarımız için değerlendirir misiniz?
UNICERA, seramik alanında dünyadaki en önemli fuarlardan biri… Geçtiğimiz yıl 100 binin üzerinde ziyaretçi sayısına ulaşmıştık. Bu yıl da benzer rakamlara ulaştık. Avrupa Birliği ülkelerinin Türkiye’ye uygulamak için çalışma başlattığı anti damping vergisinden kaynaklı Avrupa ülkelerinden gelen ziyaretçi sayısında ciddi bir azalma bulunsa da özellikle Afrika, Türki Cumhuriyetler ve yakın coğrafyamızdaki Orta Doğu’dan gelen ziyaretçiler bizim ihracat pazarımız için potansiyel müşteri konumunda yer alıyor.
Seramiksan olarak fuarlara özel ürünler sergilemeye özen gösteriyorsunuz? Bu sene UNICERA fuarına özel sergilediğiniz ürünlerinizden bahseder misiniz?
Avrupa’da özellikle son dönemlerde trendler arasında pembe, mavi ve açık yeşil gibi renkler yer alıyor. Seramiksan olarak bizler de bu üç rengi temsilen Joy serisini hazırladık ve yaşam alanlarında canlılık sevenlerin beğenisine sunduk. Onun dışında özellikle 60x120 grubunda hem parlak hem de mat olmak üzere 14-15 yeni ürünümüz bulunuyor. Yine bu seneye özel sektörle buluşturduğumuz sırdan parlak diye tabir ettiğimiz 60x120 4 çeşit ürünümüz de UNICERA fuarında yerini aldı. Türkiye’nin en önemli vitrifiye üreticilerinden biri olarak standımızda vitrifiye ve banyo mobilyalarını ön plana çıkardık. Bu arada Seramiksan olarak lavabo ve klozet üretiminde dünyadaki en modern fabrikalardan bir tanesine sahibiz. Fabrikalarımızda üretmiş olduğumuz lavaboları, banyo mobilyalarının üzerinde fuara özel getirdiğimiz yaklaşık 20’nin üzerinde VOQ ürünüyle sergiledik. Artık bir banyo sadece seramik ya da vitrifiye olmasının yanı sıra seramikten banyo mobilyasına kadar bir bütün olarak yer alıyor.
“Atık geri dönüşüm tesisimiz ile gelecek nesillere daha yaşanabilir bir çevre bırakmayı hedefliyoruz”
Standınızı ve fuar etkinliklerinizi sürdürülebilirlik ve geri dönüşüm temasıyla tasarlayarak atölyeler gerçekleştiriyorsunuz. Bunlardan biri de “İyi Yaşam İçin Dönüşüm Atölyesi”… Fikrin oluşum aşamasından ve atölye çalışmasının detaylarından bahseder misiniz?
Bu yıl fuarın mottosunu çevre ve geri dönüşüm üzerine kurguladık ve fuar alanında gerçekleştirilebilecek bir etkinlik alanı oluşturduk. Bu noktada ileri dönüşüm üzerine bir farkındalık yaratmayı amaçlıyoruz. Önceleri kampüslerde üretilen ürünlerden kalan parçalar maalesef doğaya bırakılıyordu fakat 2018 yılında kurduğumuz geri dönüşüm tesisiyle atık ürünleri tekrar üretime kazandırdık. Bu süreçte atık ürünleri mikronize edip tekrar hammaddenin içine karıştırıyoruz. Böylece karışım tekrar kullanılabilir hale geliyor ve Seramiksan olarak bizler de bir yandan gelecek nesillere daha yaşanabilir bir çevre sunarken bir yandan da doğaya saygılı bir uygulama yapmış oluyoruz. Geldiğimiz noktada ileri dönüşümün önemini ziyaretçilere daha iyi aktarabilmek adına, İyi Dönüşüm Hareketi kapsamında, ‘’İyi Yaşam İçin İyi Dönüşüm Atölyesi’’ düzenledik. Bu atölyede ünlü mimarlar kırık seramik parçalarını bir araya getirerek özgün tasarımlarını oluşturdular. Herkesin ücretsiz olarak katılabildiği atölyemizde, misafirlerimize ünlü iç mimarlardan Sultan Budak, Esra Kazmirci ve Merve Akan Büyükergen ve Berna Acar Kasırga rehberlik etti. Kırık parçalardan oluşturduğumuz çerçeve ile de fotoğraf aktivitesi düzenledik ve misafirlere çektikleri fotoğrafları baskılayarak hediye ettik. Bu sayede hem ürünlerimizle hem de etkinliklerimizle fuarı katılımcılar için keyifli bir deneyime dönüştürdük. Seramiksan olarak esas mottomuz sanayi grubu şirketlere ürettiğimiz atıkların çevreye zarar vermeden ürünlerin içinde yeniden kullanılabilir hale gelmesi.
Atölye aslında bir atık dönüşüm projesi de diyebiliriz. Atık dönüşümünün sürdürülebilir çevre noktasında önemi nedir?
Seramiksan üretim tesislerinden doğaya sadece su buharı çıkıyor. Hem suyu hem de evsel atık dediğimiz suyu arıtıp işletmede kullanılabilir hale getiriyoruz. Katı atık dediğimiz karo seramik , vitrifiye atıklarından yine aynı şekilde öğütüp üretim proseslerinin içinde değerlendiriyoruz. Biz atık dönüşümünü yıllar önce öngörerek planladık ve uyguluyoruz. Bu durumun ciddi bir maliyeti olsa da temiz bir çevre adına Seramiksan olarak tarafımıza düşen her şeyi gerçekleştirmeye özen gösteriyoruz.
“Bu yılın mottosu hijyen ve geri dönüşüm. Her ikisini de önemsiyor ve uyguluyoruz”
Sürdürülebilirlikten bahsetmişken yeni trendlerin farklı renklerde ürünler olduğunu söylediniz. Bu ürünlere renk verirken kullanılan boyaların da sürdürülebilir noktada çevreye artı özellikte olmaları gerekiyor. Kullanılan boyalarla dikkat ettiğiniz noktalar nelerdir? Konuyla ilgili sahip olduğunuz sertifikalar var mı?
Seramiksan olarak kullandığımız boyalar dünya çapında lisansı ve onayı alınmış boyalar. Biz 2010 yılından itibaren dijital baskı teknolojisine geçiş yaptık. Dijital baskı teknolojisinin avantajı da çok özel boyaların az miktarlarda kullanılması. Bunun haricinde seramik dünyadaki en hijyenik malzemelerden biridir. Biz geçtiğimiz yıl vitrifiye grubumuzdaki tüm ürünlerimize Türkiye’deki ve Almanya’daki laboratuvarlardan hem antibakteriyel hem de hijyen sertifikası aldık. Seramiksan Hygienne teknolojisi ile vitrifiye grubumuzdaki ürünlerin üzerinde hiçbir şekilde bakteri ve mikrop barındırmadığını, temizlik sırasında deterjan ve aşındırıcı gerekmediğini belgelerimiz sayesinde kanıtlamış oluyoruz. Bu yılın mottosu hijyen ve geri dönüşüm her ikisini de önemsiyoruz ve uyguluyoruz.
Dijital baskı teknolojilerimize biraz değinmemiz gerekirse; Metallica dediğimiz metal efektli ürünümüz porselen karo olarak üretiliyor. Hem duvarda hem de yerde rahatlıkla kullanılabiliyor. Baskılı ürünler normalde yerde kullanıldığında zaman içinde aşınabilirken bizim kullandığımız özel teknolojiler sayesinde yıllarca güvenle kullanılabiliyor. Duvar kâğıdı efektine sahip olan karolarımız ise aynı zamanda rutubet, nem ve güneş ışınlarına karşı dayanıklıdır. Bu noktada hem mimarlara hem de dekorasyon yapan kişilere tasarım ve işlevsellik noktasında büyük avantajlar sunar.
Dijital baskı teknolojisi sayesinde gerçek mermerden ayırt edilemeyen karolar, doğada olduğu gibi birbirinden farklı desenlere sahip. Örneğin, Unicera’da ilk kez sergilediğimiz yeni ürünlerimiz Rosella, Giza, Amos, Bahama gibi ürünlerimiz desen olarak doğada birebir karşılığı bulunan mermer görünümlü ürünlerimiz.
“Küçük evlerde ve küçük banyolarda rahat kullanım için minimal ürünler üretiyoruz”
Günümüz evlerinin metrekare olarak küçülmesi, banyoların küçülmesine de neden oluyor. Seramiksan olarak minimal banyolar için nasıl çözümler sunuyorsunuz? Minimalist ürünlerin mimari tasarım noktasında sağladığı avantajlardan bahseder misiniz?
İki litre sıvı atığı 4,5 litre su ile fonksiyon yapabilen klozetler ürettik ve 60-65 cm olan boyutlarını 50 cm’e indirdik. Kısacası daha küçük alanlarda daha fonksiyonel ve daha az yer kaplayan ürünler üretiyoruz. Ayrıca klozetler antibakteriyel, leke tutmuyor ve bakteri barındırmıyor. Bunun yanı sıra mevcut karolarımızın boyutlarını biraz daha büyüttük ve
60 x120, 120x180 cm boyutlarında üretiyoruz. Küçük evlere, küçük banyolara daha rahat kullanılabilecek hale getirdik.
Antibakteriyal özelliklerden bahsetmişken kaynakların verimli kullanılması noktasına da değinmek isteriz. Kaynakların verimli kullanılması noktasında vitrifiyede sunmuş olduğunuz teknolojiler nelerdir?
Kaynakların verimli kullanımı için deterjan ve aşındırıcı masraflarını sıfıra indiriyoruz. Bunun yanı sıra 20-25 kilo olan ürünleri 15 kiloya kadar düşürdük ve 7 litre suyla fonksiyon yapan klozetleri 2 litre suyla fonksiyon yapar hale getirdik. Klozet kapaklarımız ise mikrop barındırmayan daha esnek bir yapıya sahip ve daha zor kırılır bir yapıda. Klozetlerin üzerinde kullanılan taharet başlıklarını plastik yerine krom yapıyoruz. Böylece çok uzun yıllar oksitlenmiyor ve paslanmıyor. Bunların montaj sistemlerini yine ustalarımızın daha kolay yapabilecekleri hale getirdik. Duvara sıfır klozetlerimizin iç takımları klozet yerinden çıkarılmadan değiştirilebiliyor. Kısacası Seramiksan olarak çok inovatif çalışmalara yer veriyoruz. Seramiksan klozetleri, 3 yıl içinde su tüketiminden sağladığı tasarrufla kendini amorti edebiliyor.
Seramiksan olarak CERSAIE fuarına da katılım sağlayarak Türk seramik sektörünün gücünü ve kalitesini tüm dünyaya tanıttınız. Dünyadaki trendlerden de biraz bahsetmek isteriz. Tasarımda, uygulamada, inovasyonda hem ülkemizde hem de dünyada değişen trendler neler?
CERSAIE bu sene 26 Eylül- 30 Eylül tarihleri arasında İtalya’nın Bologna şehrinde gerçekleşti. Her yıl olduğu gibi Seramiksan da bu yıl 12. kez fuarda yerini aldı. Türk firmaları artık İtalya ve İspanya gibi firmalarla rahatça rekabet edebilecek konumda. Trendlere baktığımızda ise daha cıvıl cıvıl ve renkli tasarımlar ön planda. Pembe, mavi, açık yeşil ve kahverengi renkler daha çok revaçta.
Düz beyaz ve parlak karolar yavaş yavaş güncelliğini kaybediyor. Daha renkli ve psikolojik açıdan rahatlatıcı etkiye sahip renkler kullanmak istiyorlar. Vitrifiye grubunda ise parlak yerine mat ürünler ön planda. Karo grubunda da büyük ebatlı karolar daha çok tercih ediliyor.
Son olarak eklemek istedikleriniz var mıdır?
Seramiksan olarak Türkiye’de havuz ve SPA alanları için malzeme üreten nadir üreticilerden biriyiz. Hem 12x24,5 hem de 30x60 grubunda havuzlarda kullanılan porselen karoları üretiyoruz ve bunu yılın 12 ayı stoklarımızda tutuyoruz. Bunun yanı sıra Avrupa Birliği kriterleri gereği kullanılması zorunlu olan antiasit diye adlandırdığımız bir malzeme mevcut. 14 mm kalınlığında olan ürünler tüm mezbaha, mandıra, restoranların mutfak bölümlerinde ve 5 yıldızlı otellerin gıdayla ilgili hem stoklama hem de üretim yaptıkları alanlarda kullanılabiliyor. Seramiksan olarak Türkiye’de üreten 3 firmadan biriyiz. Seramiksan’ın havuz seramiği ve antiasit ürününü tedarikçiler ve inşaat firmaları rahatlıkla alıp kullanabilirler.
